YÂRİM 09

Aydın’da geçti çocukluğum, Gençliğim, Yaşamdan zevk aldığım her anım. Reşat Nuri’nin yaprak dökümü misali Yıllarım; Döküldü yaprak yaprak Dalından, ağacımın. İncirliova’daydı, Bir fırına bakardı evimiz. Sıcak ekmeklerin buram buram kokusunun duyulduğu. Dar bir sokak vardı sonra Ben ona “ara sokak” derdim Üç tekerlekli bisikletimle Gezerdim de gezerdim. Mahalle aralarında geçti çocukluğum Ve gençliğimin En güzel yıllarıydı Okul sıralarım. Arkadaşlarımla paylaştıklarım. Sarmaşık, kedirgen, turp otu toplamalarım. Sabah sabah incir bahçelerinde Yediğim taze incirler, Ve hep bereketini gördüğüm Kurduğumuz çeşit çeşit zeytinler...

Bizim oralar başkadır be! Başka bir hava vardır her yerinde. Bir kartal kanatlanır önce Mağrur bakışıyla. Söylenir hep beraber Haydi Efeler ! “ Sobalarında kuru da meşe, Yanıyor efem.” Diye diye. Ah, ah! Özlem... Hiç gidilmeyecekmiş gibi Sözcüklerin bile yetmediği Kuşadası, Didim’i Masmavi berrak denizi Söke’si Nazilli’si Germencik’i Erbeyli’si Hepsi, Hepsi beklesin dursun. Selam olsun Yârim 09 Sana, sana selam olsun ...

Şerif PINAR


 




ŞİİR PARKI