İŞTE BENİM ŞU HALİM BUNDAN İBARET

Uykulu uykusuzlıklarımın azab içinde kıvranan geceyi yırtıp sahte bir tebessüm göstereceği cevapsız bir çağrıya umudu. Bir ton duygu yüklü kalemimin duygu karmaşıklığını listeleyeceği kağıt parçasına özlemi. karanlığa sır perdesi görünümü verip bütün benliğimi zehirleyen cıgaramın ciğerlerime öfkesi. İşte hayatımin üç büyükleri..

Yalnızlık telefona her baktığımda çarpar yüreğime 'arayan no yok'. Kalemime bin vur bir ah işitme. ve cıgaram öfkeli, gözleri kançanağı sabırsız işkence ustası, derin yarar soluğumu.. Hani insan ister ya aranmak, sormak işte benim şu halim bundan ibaret..

Küsmüş sanki telefonlar birbirlerine yazmak en azından bir kağıda dökmeli der ya, insan duygularını derin derin hani sözlükler içinde boğulur da tek kelime kalmaz saplanmayan yüreğine işte benim şu halim bundan ibaret..

Çaresiz, kimsesiz hislere kapılınır bazan gecenin en karanlığında hani yıldızlara baktıkça büzülüp de ufacık kalmadan darmadağın vaziyette buğulanır ya gözler işte benim şu halim bundan ibaret..

Karamsarlıkla boğuşurken özgür iradem olur ya hani, ne yapılınır bilinemezliğe has bir duyguda, ne demeye kalkışır ne susmaya dil sonra birden yalnız kalır ya dipsiz bir karanlıkta çarpmadan sağa-sola, hissetmeden etrafı yürür ya hani insan işte benim şu halim bundan ibaret..

Bir kağıda kendisinin bile anlamadığı, anlam veremediği şekiller çizer de bir türlü istif edemez o beyaz tabloya içindekileri deli gibi atmadan, ağır ağır atar ya hani insanın kalbi heyecansız, sabahsız işte benim şu halim bundan ibaret..

Hasretler içinden en hasretliyi seçmek zorunda kalır ya, öfkesini zehirler hani yüreğinin sert bir sarma tütünle, hani küfreder ya insan kendine .......

Ramazan KILINÇ

 




ŞİİR PARKI