TİMBUKTU

Oysa ki geceyi gündüze çeviren esintiydi gülüşündeki parıltı. Bir film şeridi gibi akarken gözlerimden sonnefes! Ahh ab-ı hayat / sen derininde tinimin ve sen uyu rahat bir küçük parıltısı yıldızların aşklarından bezmiş valde sultan aşkından yılgın ve ağırlığı senelerin düş bir, düşman bir h(g)ecenin çocuklarıydı yıkılası gecenin koynunda dişbir yaşbir / ve ancak yoldaş bir gelgör ki alıp başını gitmekte! Yetiş ki tutasın tut ki yakasından tut ki aklından geçiremediğindi tut ki birbaşına beceremediğindi tut ki elinde kalanın... ufukta şişirmiş yanaklarını gidiyor bir kadırga bir kürek do. bir kürek la . bir kürek do. bir kürek la. Haydin forsa! Uzaktan bir dost seslenişiydi bakışın öyle derin ve öyle yaralayan..

Bir bulutun ardında gözlerim. Hayat buncasına cömert / aşk buncasına acımasız. Gel gör ki yürek atmakta bir vuruş do.bir vuruş la. bir vuruş do.bir vuruş la. Son notası söylenmemiş senfoninin ince çizgileriydik, enine ve gölgelerimiz güneşi tutan...

Nihat POLAT
Mart 1999 / İstanbul

 




ŞİİR PARKI