Sular yandı,tutuştu ateşinden
Öksüz kaldı ayrılanlar eşinden
Tez uyandı Ehl-i Salib düşünden
Çok şükür kesildi hızı zalimin.
Bilmem Anzaklar’ın burda işi ne?
Takılmışlar İngiliz’in peşine
Zehir doğradılar Türk’ün aşına
Hileyle örülmüş özü zalimin.
Tabyalardan ateşler yükseliyor
Hakk’a koşan ruhlar huzur buluyor
Anafartalar’da ölüm ölüyor
Erimeye mahkûm buzu zalimin.
Semaya yükselir bir yanık seda
Bir yanımız vuslat, öbürü veda
Göğe merdiven dayadı şühedâ
Nura hasret kalsın gözü zalimin.
Ezelde böyle takdir etmişse Hakk
Kuş tüyü yataktır bizlere toprak
Yüreğimiz kefenimiz kadar ak
Kara kışa dönsün güzü zalimin.
Çanakkale nurdan ruhlar mahşeri
Hepsi bir kahraman subayı, eri
Değiştirmek mümkün müdür kaderi?
Güven vermez asla bezi zalimin.
Nefsim İbrahim’in közünde yansın
Şühedâ vuslatın hazzına kansın
Türk’e pusu kuran cihan utansın
Yokuşa dönüşsün düzü zalimin.
Bir kızılca kıyamet Çanakkale
Yeryüzüyle sema gelmişti dile
Sonunda bülbüller kavuştu güle
Mikrop yuvasıdır tozu zalimin.
Vatan oldu Çanakkale’de kanlar
Cennet-i Âlâ’ya göç etti canlar
Gökyüzünden yankılansın ezanlar
Çıkmaz olsun hiç avazı zalimin.
Leyla için savaşmalı çöl ile
Şehit kanatlanır nurdan yel ile
Resulüm karşılar onu gül ile
Hüsrana götürür izi zalimin.
Duyanlar titresin sesini Türk’ün
Bütün dünya görsün hasını Türk’ün
Kimse attırmasın tasını Türk’ün
Derler ki kurudur tuzu zalimin.
Sıladan uzakta ölmek zor anne
Yüreğimi yakan kızgın kor anne
Gayri bu rüyayı hayra yor anne
Cihanda gülmesin yüzü zalimin...
NİHAT MALKOÇ