RUBÂİLER
DÜNYA BİR YANA SEN BİR YANA
Yeryüzü padişahların, kralların olsun.
Cehennem kötü insanın olsun, cennet iyi insanın.
Tanrıya toz kondurmamak meleğin işi olsun,
temizlik cennet kapıcısının işi.
Kim ne olursa olsun,
sevgili bizim olsun tek,
cam canımızın olsun.
DÖNEN KİM?
Al istersen, veresiye cennet senin olsun.
Bana bir açıklık yer,
bir çayır çimen olsun,
bir kadeh, bir güzel, bir şarap sunan olsun, yeter.
Ama bunlar peşin olsun.
Cennet, cehennem gibi lâflara boş verelim.
Cehenneme hani kim gitmiş,
hani, cennetten dönen kim?
BENİM PAYIM
Düşe düşe sarhoşluk düştü benim payıma.
İnsanlar, neden kınarsınız beni?
Ya bütün haram şeyler sarhoş etseydi,
Ortada bir tek ayık zor görürdünüz.
BU KORKU NE?
Kendini sorguya çek, aklın başındayken.
Ne getirdin? Ne götüreceksin?
Şarap içmem, diyorsun, ölmek var.
İçersen var da, içmezsen yok mu?
TIN TIN ÖTERSİN
İçmeyen insan ne anlar bu şarkıdan.
Yaşamanın tadını ne bilir yüzü paslı.
Yeryüzü sevene ışıl ışıl ışıldar.
Oysa sen tın tın ötersin,
sana bizim aşkımız bir şey demez,
ey içi kara, sersem yobaz!
AŞK ŞERBETİ
Seni sevdim diye kınarlarsa beni,
kılım kıpırdamaz.
Yürek ne, sevgi ne, onlar bilir mi ki?
Bir kavgam bile yok benim onlarla;
dolu tas er kişiye gerek,
yaramaz aşk şerbeti er olmayana.
BIRAKMAZSIN ADAMI
Ey şarap, güzel şarap, tatlı şarap,
ne kadar iyisin tasın içinde, ne kadar iyi.
Ama bir bağsın aklın ayağında, bir düğüm.
Koyvermezsin adamı ne mal olduğunu anlamadan.
DEĞMEZ
Bütün bu çabalaman neden?
Karnını doyurman içinse bir diyeceğim yok.
Üstün başın, çoluğun çocuğun içinse gene yok.
Ama çok paralı bir adam olmak içinse
Kıyma güzel ömrüne, değmez.
TOPRAK
Dün testicilerin ordan geçiyordum,
elleri baktım ne güzel oynuyordu toprakla,
baktım on parmakta on hüner.
Kimse farkında değildi, bir ben gördüm,
babamın toprağıydı ellerindeki toprak.
GÖZÜNÜ DÖRT AÇ
Şu zamanda bir sürü dostun olacak da ne olacak.
Şöyle uzaktan bi selâm, nasılsın iyi misin, o kadar.
Tam inanır güvenirsin, basarsın bağrına,
bir de can gözünü açtın mı, ne göresin,
dost bellediğin dost değil, yılan.
VIZ GELECEK
İster Müslüman olsun, ister gâvur olsun, bana ne,
sımsıcak olsun yürek dediğin,
sevgiyle dolu olsun ağzına dek.
Bizim deftere adın hele bir yazılsın, kardeş,
o zaman cennet de vız gelecek sana,
göreceksin, cehennem de vız gelecek.
ŞEYH İLE OROSPU
Bir şeyh dedi ki bir orospuya:
«Sarhoşsun kızım sen oldum bittim,
bugün birinin koynundasm, yarın birinin.»
Orospu, bakıp bakıp şeyhin suratına, ne dese:
«Ben dediğin gibiyim, şeyhim, doğru,
ama sen, şu göründüğün gibi misin?»
BİZ İNSANLAR
Kuşlar gibi tuzağa düşmüşüz.
Feleğin durmadan yumruğunu yemişiz.
Al kanlar içinde baştan çıkmışız.
Kapısız, damsız şu yuvarlakta
bir sürü insanız, başıboş, kimsesiz.
Bu dünyaya istediğimiz gibi gelmedik,
bu dünyadan istediğimiz gibi gidemeyiz.
CEHENNEM
Görmüş geçirmiş adama canım kurban,
ayağının tozu olayım onun, tozu.
Asıl cehennemi sen gel bana sor, ahbap,
asıl cehennemi sen gel bana sor:
Hiç yanmamış bir adamla otur bir parça konuş,
gör bak, cehennem denen şey nasıl oluyor.
UĞURLAR OLSUN
Özgürlük yoluna girmezsen,
bu yolda koşmazsan vargücünle,
yıkamazsan yüzünü kanında yüreğinin,
yarın avucunu yalarsın.
Er dediğin kendini yok bilmedi mi,
cayır cayır yanmadı mı yürek dediğin,
hadi öyleyse, uğurlar olsun.
BİR GÜN GELİR
Yaşadın, yaşadın, bin yıl yaşadın diyelim hadi,
Sen bana sonunu de bunun, sonunu.
Şu yıkık dökük saraydan çekip gitmek değil mi?
Ha anlı şanlı bir sultansın, ha bir dilenci,
Bir gün gelir ikisi de çıkar bir kapıdan.
ANLADIMSA
Dünyaya gelirken sormadı kimse bana
İster misin gelmek, istemez misin?
Şaştım kaldım burda ne gördüysem.
Şimdi de çekip gidiyorum işte,
Bu da elimde değil, ne yapayım.
Anladımsa bu işi arap olayım.
SAKIN HA
İyi yürekli mi, akıllı mı, yanaş, korkma.
Nobran mı, yetersiz mi, kaç bucak bucak.
Akıllı insan zehir sunsa al, iç.
Nobran bal şerbeti uzatsa, sakın ha!
KULLUĞA PAYDOS
İki günde bir somunla katığım olsun,
kırık bir testide yarım tas soğuk suyum.
Bunlar varken el kapısında kulluk ha?
Gel gör, yaparsam namussuzum.
İNSANCA YAŞAYAMAMAK
Bu dünyadan mı korkar sanırsınız beni,
ölmekten mi korkar sanırsınız,
canımın, bırakıp bedenimi, gitmesinden mi?
Ölüm gelmiş gelmemiş, umurumda değil.
Yolumu kesen, insanca yaşayamamak.
TANRI’YLA KONUŞMALAR
YASAK
Süsle, beze, lokum gibi ko karşımıza,
esmeri, de, beyazı, de, pembesi, de,
baştan çıkar, yerlere ser bizi, öldür,
sonra çevir dört yanımızı bir sürü yasakla,
ona bakma, şuna bakma, buna bakma,
dolu tası eğri tut, ama içindekini dökme.
FARK NE
Günahsız tek kişi göster bana,
insan nasıl yaşar günah işlemeden?
Ben kötü bir şey yapıyorum günün birinde,
sen küplere biniyorsun o zaman,
ağlatıyorsun anamı, kıyasıya.
Kötü şey değil mi bu seninkisi?
Öyleyse aramızda fark ne?
ALIŞVERİŞ
Hadi ben isyan etmiş bir kulum,
sen de ne olur bir kere ne, de.
Hadi ben içi kapkara bir nesneyim,
ama senin aydınlığın hani nerde?
Bizden sana ibadet, senden bize cennet ha
Nerde kaldı öyleyse iyiliğin, adamlığın,
seninkisi düpedüz alışveriş değil de ne?
NEDEN
O gün başka işin yokmuş ki,
yetmiş iki millet çıkarmış komuşsun ortaya,
bir sürü soy sop çıkarmış komuşsun.
Bense, aşk soyuna bağlı doğmuşum sımsıkı.
Bu ayrılık gayrılık neden diye sormuş durmuşum,
bu Müslümanlık, bu gâvurluk neden,
aşk içinde erimek varken?
Ömer Hayyam ( 1048 - 1131 )
( İran )
Çeviri : Abdülkadir Meriçboyu
|