GEL
Bak,
Yine birileri ölüyor müezzinin sesinde
Ölüyor günler gecelere yağarak
Bir çığlık çağlıyor avaz avaz
Kanıyor kopartılmış martı akları kıskıvrak
Çekiştiriyor belalar sevdanı sevdamdan
Öylesine tütüyor sancılar
Öylesine tutuyor vurgunu usumun
Uslanmıyorum
  
Gel!
Allah aşkına gel
  
Çırpınışlar düştü resimlerden bulut bulut
Mevsimlerin dibi tuttu, bilmiyorsun
Tokmağında ezildi saçlarım mehter davulunun
Açmazlara takıldı tenlerim
Biraz da yıldız kopardılar
Güneşsiz...
Delirdi hasretim
  
Gel!
Allah aşkına Gel
  
Diyorum ki ben
Üflemesen
Hani diyorum, üşümese yalnızlığım
Bir de çığlar gelmese üstüme üstüme
Hani yetse çığlığım
Kokun düşse sesime geçmiş zamanlardan
Hani bir geliversen
Ağlayabilirim o zaman
  
Şiirler ters yüz oldu
Ondalık kesir gibi hasretin sonsuzluğu
Yalnızca gereksiz gürültüsü kaldı yalnızlığın
Sevgini duyamıyorum
Gel!
Allah aşkına gel
  
Bak;
Durdurdum tüm saatleri
Geceyi de günü de kandırdım
Şampiyonası var felaketimin
Sensizim.
İşte! En felaket benim.
Daha ne desem
Daha nasıl söylesem
Kar ruhumu karlara karalara
Gerçi karalar bağlamışım, çoktan...
Sanki bilmiyor musun?
  
Vur bedenimi bedenine
Vurdukça isyanlarım savrulsun
Ben vurgunum sana çoktan
Sanki bilmiyor musun?
  
Kurulmuş yay gibi kışlar
Kıştan kışa yazsız sıçrayan yanlışlar
Yabani ot bağlamış tarlalarını baharın
İşte sensiz ben, öylesi bir baharım
  
Gel.. Allah aşkına gel
Bu kez birlikte
Bu kez hepten kavuşmaya ağlayalım.
  
Dağ başlarında,
Uçlarında uçurumların
Öyle görmez, öyle kör gözlerim.
Ve o kadar zifiri karasında yolların
Amansız imansız yalnızım.
  
Gel!
Allah aşkına gel
  
Ayrılmışım senden, çok ayrılmışım,
Feryat feryat ayrılığım
Gölgesiz günlerim ağlıyorsa
Dalım olur musun?
Yıldızsız gecelerdeyse göz yaşlarım
Bana ışık yanar mısın?
Sahi bilebilsen, anlatabilse sensizliği şiirlerim
Gelir misin?
GÜLSÜM GÜVEN
30.06.2001
|